Examples of using "Natychmiast" in a sentence and their turkish translations:
Hemen dön.
Derhal terk et.
Ben hemen gülmeyi durdurdum.
Hemen başlasan iyi olur.
Hepimiz aynı anda ayağa kalktık.
Hemen bir telgraf gönder.
Hemen buradan çıkın.
Lütfen derhal terk edin.
Tom anında yanıtladı.
Derhal ameliyat etmek zorundayız.
Hemen bir ateş yaktım.
Derhal gitmelisin.
Bebek derhal uykuya daldı.
- Onu derhal çağıracağım.
- Onu derhal arayacağım.
Hemen gitmene gerek yok.
Bunu derhal durdurmanı istiyorum.
Biz hemen arkadaş olduk.
Biletleri hemen almalıyız.
Derhal Tom'a söylemek zorundayız.
Derhal polise ihbar etmelisin.
Derhal odaya gel.
Derhal başlamalı mıyım?
Derhal bir doktor çağırsan iyi olur.
Bu ilaç anında işe yarar.
Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı ve birden dedi ki,
Derhal ev ödevini yapmalısın.
Derhal git, yoksa geç kalacaksın.
Derhal polisi araman gerekiyor.
Derhal Tom'la konuşmalıyım.
Ona hemen ihtiyacım var. Lütfen acele et!
Hemen yolculuğa hazırlan.
Derhal yatmaya gitsen iyi olur.
Derhal başlayalım; zaten geç oldu.
Derhal bir doktor görsen iyi olur.
Hemen bir doktora gitmelisin.
O, derhal dönmesi için onun tarafından nasihat edildi.
Derhal eve gitmek zorundayım.
Ona derhal buraya gelmesini söyle.
Şimdi patlak lastiği tamir edebilir misin?
- Tom'u hemen görmem gerekiyor.
- Tom'u hemen görmeliyim.
Yolcular artık trene binmeli.
Ton sorunu derhal halletti.
- Herhangi bir şey olması durumunda, derhal beni ara.
- Bir şey olursa hemen beni ara.
Tom bebeği aldı ve o hemen ağlamayı kesti.
Onların evleneceği söylentisi hemen yayıldı.
O bana para verdi ama hemen onu ona geri verdim.
Binada bir yangın var. Hemen boşaltmalıyız.
- Masaya bir miktar kurabiye koydum ve çocuklar onların hepsini silip süpürdüler.
- Masaya bir miktar kurabiye koydum ve çocuklar onları hemen yediler.
Tom'u bul ve hemen buraya gelmesini söyle.
Bu bilgisayarı kullanmak isterseniz lütfen hemen bana bildirin.
Sonucu hemen gördüğün için bu işi seviyorum; bu çok yararlı.
Beğen ya da beğenme, onu hemen yapmak zorundasın.