Examples of using "Mówienie" in a sentence and their turkish translations:
O konuşmaya devam etti.
- İngilizce konuşmak faydalılar.
- İngilizce konuşmak faydalıdır.
Ve bugünkü damga ise yalnızlıkla alakalı.
İngilizce konuşmak kolay değildir.
Tom'la Fransızca konuşma pratiği yaptım.
evet, özbildirim davranışsal bir üründür.
Tom'un hayali Fransızcayı akıcı şekilde konuşabilmekti.
Müzik hakkında konuşmak mimari hakkında dans etmek gibidir.
İngilizce konuşmak zordur.
Bir yerli gibi konuşabilmemin gerekli olduğunu düşünmüyorum, sadece akıcı şekilde konuşabilmeyi istiyorum.