Examples of using "Dookoła" in a sentence and their turkish translations:
O, ülkeyi dolaştı.
Çevrenize bir göz atın.
- Etrafıma bakınıyorum.
- Sadece etrafa bakınıyorum.
Amaçsızca dolaştım.
O, dünyanın dört bir yanını gezdi.
Ama bakın, şuradaki ağaca bile
Tom'un etrafında bir kadın topluluğu var.
Çiftliğin etrafını bir çitle çevirdiler.
Tom dünyayı dolaşmak istedi.
Etrafta uçuşan bir sürü can sıkıcı böcekler vardı.
Ama bakın, şuradaki ağaca bile bakmamız yeterli olur.
Bu, Amerika Birleşik Devletleri etrafındaki gezimle ilgili iyi bir hatıra olacak.
Tom, Mary, John ve Alice masanın etrafında oturuyorlardı ve iskambil oynuyorlardı.