Translation of "Broni" in Turkish

Do broni!

Silahlara!

Wojnie i broni atomowej.

savaş ve nükleer silahların yayıldığını okuyoruz.

Dogadali warunki zawieszenia broni.

Onlar ateşkes şartları üzerinde anlaşmaya vardılar.

Nie masz broni, prawda?

Bir silahın yok, değil mi?

Odrzut zmniejsza precyzyjność broni.

Geri tepme, silahın hassasiyetini azaltır.

Używa ramienia jak dziwnej broni.

Kolunu tuhaf bir silah gibi kullanıyor.

łatwiejszy niż sprzedaż broni do Iraku,

Mesela Irak'a silah satmaktan daha kolaydı

Amerykanie mają łatwy dostęp do broni.

- Amerikalılar silahlara kolayca erişebilir.
- Silahlara Amerikalılar tarafından kolayca erişilebilir.

- Pozbądź się broni.
- Pozbądź się pistoletu.

Silahtan kurtul.

W muzeum jest wystawa starożytnych broni.

Müzede eski silahların bir sergisi var.

Wszyscy chcielibyśmy pozbyć się broni jądrowej.

Hepimiz nükleer silahlardan kurtulmak istiyoruz.

Rząd rozważa zmianę stanowiska w kwestii eksportu broni.

Hükümet ateşli silah ihracatını yeniden ele almaktadır.

Policja twierdzi, że odciski palców Toma zostały znalezione na broni.

Polis Tom'un parmak izlerinin cinayet silahı üzerinde bulunduğunu söyledi.

Uran musi zostać wzbogacony zanim zostanie użyty w broni atmowej.

Uranyum, nükleer silahlarda kullanılmadan önce zenginleştirilmiş olmak zorunda.

DAN MITRIONE ZAMORDOWANY Zajmowali miasta, napadali na banki i składy broni...

DAN MITRIONE BUGÜN ÖLDÜRÜLDÜ Kentleri işgal edip cephanelikleri, bankaları...