Examples of using "„kanion" in a sentence and their turkish translations:
Kanyon yarığı burada gerçekten daralıyor.
Ve şimdi de, kanyon bizi rotamızı değiştirmeye zorluyor
Uçağın, Hells Canyon adındaki bu acımasız çölde, dört bin kilometrelik alanda bir yere düştüğünü biliyoruz.