Examples of using "호기심을" in a sentence and their turkish translations:
merak duymak gerekiyor.
Ancak bu esneklik ve merak gerektirir.
Kültürel binalar bir merak duygusu uyandırmalıydılar.
Ve meraklı bir şekilde dışarı çıkıyordu.
Merakımı daha önce hiç yaşamadığım bir şekilde kabartmıştı.
bu beni daha da meraklandırdı, onları daha fazla anlamak istedim.