Examples of using "사람들과" in a sentence and their turkish translations:
diğer insanlarla bağlantı kurabilmem ve belki onları daha az
ve mutsuzluğumuzu da aynı şekilde dış kaynaklardan
dışarıda bırakılan ve geride kalan kişiler ve yerler var.
görüştüm,
Sadece insanlara, sürece saygılı olmalısınız
ilişki kurabilmeyi bilmek gerektiğine inanıyordu.
Eğer insanlarla ilişki kurmanın çaba isteyeceğini düşünüyorsanız
düzenleyici odaktaki bu farklılığın
o hâlde dünya genelindeki insanlarla ortak bir noktanız var.
Birkaç kişiyle birlikte kovuldum.
Kabalık, insanları ve performanslarını ortadan kaldırır.
İnsanlarla olan ilişkim değişti.
hem de en önemlisi dışlananlar için
bu aktiviteyi gösteriş ve başarıyla yapan başkalarını da
sohbetle ve Cohh ile cidden bir çoklu oyuncu deneyimi edindik.
Orada Güney Louisiana topluluklarının diğer üyeleriyle birlikte duruyordum;
Herkes gibi ben de bu işe başladığımda
asla tanışmayı beklemediğimiz insanlarla bizi tanıştırdığını
niye görünüş olarak bize benzemeyen insanlarla çalışmayalım?
Ama şimdi, benim paylaşmadığım dünya dolusu diğer zihnin içinde
insanlar için güvenli ve açık bir diyalog olmasını istedim.
Yani kısacası onları bir odaya koydu ve dedi ki '' Bakın, şimdiden itibaren, size büyümek