Translation of "당신이" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "당신이" in a sentence and their turkish translations:

당신이 결정하세요

Karar sizin.

당신이 결정하세요!

Karar sizin!

어렵겠지만 당신이 결정하세요

Zor karar, sizin kararınız!

자, 당신이 결정하세요

Pekâlâ, karar sizin.

결정권자는 당신입니다 당신이 결정하세요

Bu yolculuğun yetkisi sizde. Karar sizin.

당신이 결정하세요 어떻게 할까요?

Karar sizin, ne yapacağız?

당신이 결정하세요 해안선입니까, 절벽입니까?

Kararı siz verin. Kıyıdan mı, kaya tırmanışı mı?

당신이 내린 결정들이 자랑스럽습니다

ve verdiğiniz kararlarla gurur duyuyorum.

당신이 똑똑한 줄 알았는데."

Zeki olduğunu sanıyordum." dedik.

만약 당신이 누군가에게 말하고 싶다면,

Biriyle konuşmak istiyorsanız

나무 위에서 야영하거나 당신이 결정하세요

ya da ağaçta kamp kuracağız. Karar sizin.

당신이 결정하세요 다만 서두르세요, 추우니까!

Karar sizin, ama çabuk olun, hava soğuk!

당신이 생각하기엔 어떤 횃불이 최선일까요?

Sizce hangi meşale en iyi ışık kaynağı olur?

가시금작화 꽃을 먹을까요? 당신이 결정하세요!

karaçalı çiçeğini mi? Karar sizin!

그는 말했죠, "당신이 맘에 든데요.

Dedi ki, "Sana bayıldılar

"사실, 당신이 '백번증'에 걸리지 않았다면,"

"Senin de bildiğin gibi, vitilargon olmasaydı" dedi--

당신이 그렇게 쫓겨난 경험이 있다면,

Eğer daha önce yerinizden edilmişseniz

난 말했죠. "당신이 길을 잃었다면,

"Sende kaybolduysan"

그리고 당신이 계속 나아가도록 할게요."

"yürümene yardımcı olabilirim" dedim.

정말 중요한 임무인데 당신이 도와주셔야겠습니다

Oldukça önemli bir görevimiz var ve yardımınız gerekiyor.

결정은 당신 몫입니다 당신이 결정하세요

Yetki sizde, bu karar sizin.

해보시겠습니까? 당신이 하신다면, 저도 하죠

Buna var mısınız? Siz varsanız ben de varım.

어떻게 생각하세요? 진흙입니까, 나뭇가지입니까? 당신이 결정하세요

Ne düşünüyorsunuz? Çamur mu, dal mı? Karar sizin.

당신이 선택하지 않은 다른 길들이 궁금하시다면

Ama denemediğiniz yolları merak ediyorsanız

만약 당신이 흑인이거나 라틴계면서 보석금이 결정되었다면

Siyahi veya Latinseniz ve kefalet belirlendiyse

그리고 그것은 당신이 로봇이라 하여도 마찬가지입니다.

ve bu insansanız da robotsanız da böyledir.

잊지 마세요, 당신이 이 임무의 결정권자입니다

Unutmayın, bu görevde yetki sizde.

당신이 아프기 전에 당신에게 발생하기 전에.

daha hasta olduğunuzu hissetmeden önce bile.

무언가가 당신이 너무 행복해지지 못하게 붙잡고 있어요.

Sizi engelleyen, çok mutlu olmaktan alıkoyan bir şey var.

당신이 달에 가는데 그들이 어떻게 도울수 있죠?

Ay'a götürmek için onlara nasıl yardım edersiniz?

당신이 어떤 결정을 내리든 우리는 함께할 겁니다

Neye karar verirseniz birlikte onu yapacağız.

당신이 지구상에 상상할 수 있는 모든 식물군들,

dünyada hayal edebileceğiniz her çeşit flora da dahil.

당신이 미국인이라면, 이지도를 학교에서 이것을 배웠을 것입니다.

Amerikalıysanız, muhtemelen bu haritayı okulda görmüşsünüzdür.

정말 당신이 목표에 도달하기 위한 하나의 수단에 불과해요.

O sadece sizin için en önemli olan şeyi yapabilmenizi sağlar.

결정은 당신 몫이고 함께 갈 테니 당신이 결정하세요

Yetki sizde, bu konuda benimlesiniz. Karar sizin.

실력주의는 당신이 성취한 것이 곧 당신 자신이라고 말합니다.

Meristokrasinin mesajına göre başardığınız şeysiniz.

결정은 당신 몫인 거 잊지 않으셨죠? 당신이 결정하세요

Yetki sizde, unuttunuz mu? Karar sizin.

대부분의 미국 역사에서는 당신이 해고된다면, 많은 선택지가 없었습니다.

Amerikan tarihinin çoğunda, eğer işten çıkarıldıysanız, çok fazla seçeneğiniz yoktu.

만약 당신이 싱가포르나 한국에서 온 여권을 가지고 있다면,

Singapur veya Güney Kore'den bir pasaportunuz varsa,

당신이 생존 전략을 선택하기 전에는 임무를 시작할 수 없습니다

ama bunu siz hayatta kalma stratejisini seçmeden yapamayız.

당신이 쉬고 싶을 때 그 시간에 무얼 하실 건가요?

Rahatlamak istediğinde ve boş zamanında ne yapmak istersin?

자, 어디 봅시다 당신이 바라신 대로 전갈 덫이 성공했는지 말이에요

Tamam, bakalım yaptığımız akrep tuzağı işe yaradı mı?

이 푸른 심장은 당신이 안에 들어가 설 수 있는 집입니다.

Bu mavi kalp içinde ayağa kalkabileceğin bir ev.

그런 다음 그 광고들을 당신이 보고 싶은 것 앞에 배치합니다.

Sonra onlar da bu reklamları izlemeyi sevdiğiniz şeylerin önüne koymak için ödeme yaparlar.

당신이 한 것보다 하지 않은 것 때문에 더 많이 후회할 것이다."

yapmadığınız şeyler için üzüleceksiniz."