Examples of using "일단" in a sentence and their turkish translations:
İlk olarak durun.
Tabii yakalayabilirse.
Ama önce aşağı inelim. Pekâlâ.
Çünkü sokağa çıkma kısıtlamaları sona erdiğinde,
Ama en azından takip edebileceğimiz izler var.
Kafeye girdiklerinde
Kokuyu hemen fark ettim.
Zarar vermeyerek başlayın.
Okyanusa ulaştıklarında, mikrofiberler planktonlar ve filtre atıklarından beslenen diğer canlılar
Beyni, kendini iyileştirebileceği bir duruma getirdiğimizde
Karanlık çökünce... ...fokların görülmeden geçme şansının artması gerekir.
İlki, izlemesi keyifli; deneyin.
Yine de, covid-19 hastası ve sağlıklı arasındaki bu ayrım,
İlk yaptığım iş eski 55 çalışandan dördünü işe almak oldu.