Examples of using "버섯은" in a sentence and their turkish translations:
Mantarlar ormanın geri dönüşümcüleridir.
Bunun öldüren mantarlardan olmadığını, içinde bulunduğu çevre sayesinde biliyorum.
Bazıları büyüleyici bir yardım çağrısında bulunur. Biyolüminans özelliği olan mantarlar kendi ışıklarını saçar.