Examples of using "Porse" in a sentence and their turkish translations:
O, ona bir kitap uzattı.
Tom Mary'ye bir fincan kahve uzattı.
Tom kapağı açtı ve kavanozu Mary'ye uzattı.
Tom Mary'ye bir kokteyl verdi.
Tom cebinden anahtarı çıkardı ve Mary'ye uzattı.
Mary çantasından bir zarf çıkardı ve onu Tom'a uzattı.
Tom bir plastik kupaya şarap koydu ve Mary'ye uzattı.
Tom çantasından İskoç şişesini çıkardı onu Mary'ye uzattı.