Examples of using "Piene" in a sentence and their turkish translations:
Biz tokuz.
Tam üç saat bekledim.
Çantalarım tıka basa dolu.
Bu çatlaklar suyla dolu mu?
Askerlerin bol miktarda silahları vardı.
Cezaevleri delilerle dolu.
onun eğlenmesi için süslediğim hikâyeler
Bu kutuların iç kısmında bol alanı var.
Bildiğiniz üzere kadınların birçok kısıtlaması var.
- Çok meşgulüm.
- İşim başımdan aşkın.
- Fazla meşgulüm.
- Çok işim var.
Bizim karnımız tok.
Korsan CD ve DVD dolu 20 kutu bulundu.
Bütün yerler dolu.
Tokyo sokakları Cumartesi günleri doludur.
- Sen bol enerji var.
- Sen enerji dolusun.
Gerçekten çok meraklısın, değil mi?