Examples of using "Distante" in a sentence and their turkish translations:
O çok uzak.
Onun ne kadar uzakta olduğunu bilmem gerekiyor.
Çok daha ileri değil.
Neden bu kadar samimiyetsiz davranıyorsun?
Paris uzak mı?
Yuvasına çok mesafe var.
Tom bugün çok mesafeli görünüyor.
Bazen çok mesafeli görünüyor.
Benim evim uzak.
Senin fikrin benimkinden çok farklı.
Ay Dünya'dan uzaktadır.
O, New York'a ne kadar uzakta?
Brno ne kadar uzakta?
Kütüphane ne kadar uzakta?
Benim evim uzak.
Bir sonraki çiftlik ne kadar uzakta?
- Boston ne kadar uzakta?
- Boston ne kadar uzak?
Dağın tepesi ne kadar uzakta?
O uzak durdu.
Gideceğimiz yer hâlâ uzun bir yol.
Hayvanat bahçesine ne kadar uzak?
O, buradan ne kadar uzaklıktadır?
İstasyon buradan uzak değildir.