Examples of using "Tessék" in a sentence and their turkish translations:
Buyurun.
Affedersiniz?
İşte oldu.
Balık, lütfen.
- Lütfen gel!
- Lütfen gelin!
Buyur, içecek bir şey al.
İşte buradasın, Tom
İşte benim üyelik kartım.
Lütfen birini alın.
İşte değişim.
İşte, bunu al.
Burada bir elma var.
Ama işte,
Fıstık ezmesi ve jöle, lütfen.
İşte burada.
İşte anahtarın.
İşte, bu seninki.
Ne dedin?
İşte bir miktar su.
Almaya çekinmeyin.
Lütfen kartları dikkatlice karıştır.
Ne?
"Bana tuzu uzatın lütfen." "Buyurun."
İşte, kendin gör.
İşte senden ödünç aldığım para.
İşte biran.
İşte bira.
Sonra üçüncü şey - bam! - Kayak. Ne?
"Ben biletinizi görebilir miyim?" "Evet. İşte bu."
Doğru gidin.
Pekala, gidelim.
Bu taraftan, lütfen.
İşte senin çantan.
Lütfen gel.
Verecegim sir çok basit: insan ancak yüregiyle baktigi zaman dogruyu görebilir. Gerçegin mayasi gözle görülmez.
Unut gitsin.