Translation of "Tervezem" in Turkish

Tervezem, hogy munkahelyet változtatok.

- Ben iş değiştirme niyetindeyim.
- İş değiştirmeyi tasarlıyorum.

Azt tervezem, hogy győzni fogok.

Kazanmayı planlıyorum.

Tervezem, hogy csinálok egyet holnap.

Yarın bir tane yapmayı planlıyorum.

Tervezem, hogy beugrok a boltba.

Süpermarkete uğrayacağım.

Úgy tervezem, hogy elmegyek moziba.

Ben sinemaya gitmeyi planlıyorum.

Azt tervezem, hogy Ausztráliába költözöm.

Avustralya'ya taşınmayı planlıyorum.

Azt tervezem, hogy Bostonba költözöm.

Boston'a taşınmayı planlıyorum.

Úgy tervezem, hogy a szállodában maradok.

Otelde kalmayı planlıyorum.

Azt tervezem, hogy elmegyek a koktélpartijára.

Ben onun kokteyl partisine gitmeyi planlıyorum.

Úgy tervezem, ott maradok egy hetet.

Orada bir hafta kalmayı planlıyorum.

Azt tervezem, hogy kitakarítom a szobámat.

Ben odamı temizlemek niyetindeyim.

Azt tervezem, hogy elmegyek síelni Hokkaidóra.

Hokkaido'da kayak yapmaya gitmeyi planlıyorum.

Úgy tervezem, felveszek valakit, aki tud angolul.

Ben, İngilizce konuşabilen birini işe almayı düşünüyorum.

Nem tervezem, hogy elmondok Tomnak bármit is.

Tom'a bir şey söylemeyi planlamıyorum.

Tervezem, hogy holnap veszek egy mobil telefont.

Yarın bir cep telefonu satın almayı planlıyorum.

Azt tervezem, hogy jövő héten Bostonba megyek.

Gelecek hafta Boston'a gitmeyi planlıyorum.

Úgy tervezem, hogy ebben a városban telepedek le.

Bu kentte yaşamayı planlıyorum.

Úgy tervezem, hogy én is ugyanazt teszem, mint te.

Senin yaptığın aynı şeyi yapmayı planlıyorum.

- Tervezem, hogy veszek egy autót.
- Egy autót tervezek venni.

Benim planım bir araba satın almak.

Úgy tervezem, hogy várok egy évet még az egyetem előtt.

Ben üniversiteye gitmeden önce bir yıl ara vermeyi planlıyorum.

Nem tervezem, hogy kimegyek csavarogni ma este. Készülnöm kell az órákra.

Bu gece dışarıda takılmayı planlamıyorum. Derslerim için hazırlanmam gerek.

Már megmondtam Tomnak, úgy tervezem, hogy még három hétig Bostonban maradok.

- Tom'a üç hafta daha Boston'da kalmayı planladığımı daha önce söyledim.
- Tom'a üç hafta daha Boston'da kalmayı planladığımı zaten söyledim.
- Tom'a üç hafta daha Boston'da kalmayı planladığımı önceden söyledim.