Examples of using "Tört" in a sentence and their turkish translations:
O, fındık kırdı.
O, gülmekten kırıldı.
ve gözleri doldu.
Herkes gülmekten kırıldı.
Tom gülmeye başladı.
Cam parçalara bölündü.
İki soyguncu bir mağazaya girdi.
Burnum üç kez kırıldı.
Linda'nın hayal kırıklığı öylesine fazlaydı ki gözyaşlarına boğuldu.
II. Dünya Savaşı ne zaman patlak verdi?
Kırmadı.
O bozuk Fransızca konuşur.
Kariyeri beklenmedik bir şekilde bozuldu.
Prusya Ordusu geri çekilir; ancak dağılmaz.
Vazo masadan düştü ve paramparça oldu.
Personel eve gittikten sonra yangın patlak verdi.
Dan ve bir çalışan arasında kavga patlak verdi.
Öyle güzel bir fıkraydı ki, herkes birden kahkahayı bastı.
- Sen hiç kemik kırdın mı?
- Hiç kemiğin kırıldı mı?
Ayağının kırık olmadığından emin olmam gerekiyor.
- Tom kahkaha attı.
- Tom birden gülmeye başladı.
Bambu eğildi ama kırılmadı.
İkinci Dünya savaşı 1939 yılında patlak verdi.