Examples of using "Falakat" in a sentence and their turkish translations:
duvarın nemlendiğini görseniz
Duvarları beyaza boyadı.
O duvarları boyarken
Zaman duvar inşa etme zamanı değil,
Duvarlar alçıpandan yapılır.
Duvarlar açık kahverengiye boyandı.
Duvarları beyaza boyadık.
Sonra da dışarıdaki duvarları boyayacağız.”
Tom duvarları beyaza boyadı.
“Boyadığımız duvarları görüyor musunuz?
Ama o yaz duvarları boyadık.
zaman duvarları boyama zamanı.