Examples of using "Házában" in a sentence and their turkish translations:
O, teyzesinin evinde kaldı.
Ben ailemin evindeyim.
O, teyzesinin evinde kaldı.
Tom geceyi bir arkadaşının evinde geçirdi.
Tom'un evinin üç tane yatak odası var.
Tom ile onun evinde tanıştım.
Dan evinin kilitlerini değiştirdi.
Tom'un çatısı altındaki hayat dayanılmazdı.
Tom'un evinde gizli bir geçit var.
Geçen hafta bir arkadaşımın evindeydim.
Asılmış bir adamın evinde ipten söz etmeyin.
- Birçok zengin insanın evlerinde güvenli bir odası var.
- Birçok zengin insanın evinde kasa odası vardır.
Tom evinin perili olduğunu düşünüyor.
Tom'un evinin içi soğuk günlerde bile sıcaktır.
Dan artık kendini kendi evinde güvende hissetmedi.
Tenzing, bana evinde kalmayı ve iş vermeyi teklif etmişti.