Examples of using "Gondoltam" in a sentence and their turkish translations:
Tom'u düşündüm.
Evet, öyle düşünmüştüm.
Aynı şeyi düşündüm.
Senin hakkında düşünüyordum.
Komik olduğunu düşündüm.
Ben bunu kastettim.
Ben de öyle düşünüyordum.
Ne düşünüyordum?
- Umduğumdan daha zordu.
- Beklediğimden daha zordu.
Böylece düşünmeye başladım:
Şöyle düşündüm ben de,
Ben onu demek istemedim.
Sanırım onu doğru anladım.
Onun romantik olacağını düşündüm.
Bilmek ilgini çekebilir diye düşündüm.
Kastettiğim tam olarak bu.
Tom'u kastetmedim.
Düşündüğümden daha kolay.
Onun geleceğini düşündüm.
Senin bir hemşire olduğunu sanıyordum.
Mesleğimin bu olduğunu düşündüm.
"Bu ciddi bir sorun." diye düşündüm.
"Bunu kesinlikle yakalayacak." diye düşünüyordum.
- Olmasını düşündüğüm ile aynı değildi.
- Düşündüğümden farklıydı.
Aynı şeyi düşünüyordum.
Onunla gitmeye niyet ettim.
Düşündüğümden daha ucuzdu.
Avrupa düşündüğümden daha tehlikeli.
Onun yalnız geleceğini düşündüm.
Ben senin bugün geldiğini sanıyordum.
Tom'un değiştiğini düşündüm.
Tom'un Kanadalı olduğunu düşündüm.
Tom'un geldiğini sandım.
Karıştırılmak istemediğini düşündüm.
Asla tahmin etmezdim.
Geleceğini düşündüm.
Bu hakkında düşündüğüm çocuk.
Evleneceğimi gerçekten hiç düşünmemiştim.
O bana fikrimi değiştirtti.
Geçen hafta onu yaptığını düşündüm.
Senin hazır olduğunu düşündüm.
Gitmemiz gerektiğini düşündüm.
Bunun tuhaf olduğunu düşündüm.
Düşündüğümden daha zordu.
Onun hakkında düşündüm.
Siz ikinizin birbirinizi tanıdığınızı düşündüm.
Ben sonuçları düşünmedim.
Senin geldiğini düşünmedim.
Tom olduğunu düşündüğümden daha yaşlı.
Her zaman öyle düşündüm.
Senin hakkında düşünüyordum.
- Düşündüğüm odur.
- İşte düşündüğüm şey.
Ben onun iyi olduğunu düşündüm.
Ben bunun hakkında hiç düşünmedim.
Onun burada olacağını sanıyordum.
Bana kızgın olduğunu sanmıştım.
Birinci olacağımı düşünmedim.
Eğer öyleyse, şu an
Çok tatlı olduğumu düşünüyordum.
Şunu düşünmeden edemedim:
düşündüm.
Onun yalan söyleyebileceği hiç aklıma gelmedi.
Birkaç hafta önce onu düşünüyordum.
Durum düşündüğümden daha kötü.
Bunun işe yarayabileceğini düşündüm.
Tom'un onun hakkında bilmek isteyeceğini düşündüm.
Yardım edebileceğimi düşündüm.
- Ben onun doğru olduğunu düşündüm.
- Ben bunun gerçek olduğunu zannediyordum.
Ne yaptığımın farkında değildim.
Tom'un paniğe kapılacağını düşündüm.
Tom'un orada olduğunu düşündüm.
Beni tanıdığını düşündüm.
Onu söyleyeceğin içime doğdu.
Ben ilk başta onun kolay olduğunu düşündüm.
Hayır, gerçekte kastettiğim bu değil.
Taş kalpli olduğunu düşünüyorum.
Sandığımdan daha hastayım.
Bunu hiç düşünmedim.
Bu, benim olacağını düşündüğümden daha kolaydı.
Onun doğru olduğunu düşünürdüm.
Mary'nin Tom'un kız arkadaşı olduğunu düşündüm.
Ben sadece sıkıldığını düşündüm.
Tom'un ehliyetinin olmadığını düşündüm.
Bunun seni ilgilendirebileceğini düşündüm.
Tom'un tutuklanabileceğini düşündüm.
O tam düşündüğüm gibiydi.
Önce hasta olduğumu düşündüm.
Çocuk sahibi olma hakkında gerçekten hiç düşünmedim.
Tabii çocukluk saflığımla birinden birini seçeceğimi zannettim.
Kendimi seçkin erkeklerden biri olarak görürdüm.
Ayrıcalıklarım olduğunun farkında değildim
Düşündüm, ''Bir kovboydan daha adam gibi adam ne olabilir ki?''
Senin anlayacağını düşündüm.
Bay Johnson olduğunu düşündüğümden daha yaşlı.
Tom'un ortaya çıkacağını düşündüm.
Tom'un gitmeme izin vereceğini düşünüyordum.
Tom ve Mary'nin evleneceğini düşündüm.