Examples of using "Figyelte" in a sentence and their turkish translations:
Tom sessizce Mary'yi izledi.
Tom gergin biçimde doktora baktı.
Tom, kapı aralığından baktı.
- Tom saatine bakıp durdu.
- Tom saatine bakıp duruyordu.
- Tom habire saatine bakıyordu.
Tom Mary'nin yemesini izledi.
Onun çalışmasını izledi.
Çocuk bütün gün kuşları gözlemledi.
Çocuk annesinin yemek pişirmesini izledi.
Kuyruğunun üzerinde oturan büyük bir köpek, yangını izliyordu.
Tom bankta oturdu, çocukların oynamasını izledi.
Tom köpeğine baktı ve köpeği ona baktı.
VV: Bence herkes son 10-15 sene içindeki gelişimin farkındadır.