Examples of using "Egyidejűleg" in a sentence and their turkish translations:
Tom aynı anda iki bilgisayar kullanır.
Onun önünde aynı anda birden fazla soruna sahip olmak onu sinirlendirir,üzer ve çileden çıkarır.
Bu uçak it dalaşı yaparken, bombalama yapabilme kabiliyetine sahip.