Examples of using "Wohne" in a sentence and their turkish translations:
Tokyo'da yaşıyorum.
- Burası yaşadığım yer.
- Burası benim yaşadığım yer.
Zemin katta oturuyorum.
Caddenin karşısında yaşıyorum.
Hyogo'da yaşıyorum.
Helsinki'de yaşıyorum.
- Ben alt katta yaşıyorum.
- Ben zemin katta yaşıyorum.
- Zemin katta oturuyorum.
Çimkent'te yaşıyorum.
Ben, Kobe'de yaşıyorum.
Hindistan'da yaşıyorum.
- Ben Kahire'de yaşıyorum.
- Kahire'de yaşıyorum.
Roma'da yaşıyorum.
Antalya'da oturuyorum.
İstanbul'da oturuyorum.
Ben Kuzey İsveç'te yaşıyorum.
Ben Lüksemburg'da yaşıyorum.
Tokyo'da yaşıyorum.
Tonga'da yaşıyorum.
Varşova'da yaşıyorum.
Bükreş'te yaşıyorum.
Atina'da yaşıyorum.
Osaka'da yaşıyorum.
Karadağ'da yaşıyorum.
Ben Belfast'ta yaşıyorum.
Yokohama'da yaşıyorum.
Şimdi burada yaşıyorum.
Maastricht'te yaşıyorum.
Uzun süredir burada yaşamaktayım.
Buraya yakın yaşıyorum.
- Şu anda Pekin'de yaşıyorum.
- Şu an Pekin'de yaşıyorum.
Oyuncakçı dükkanına bitişik yaşıyorum.
- Benim evim beş blok ötededir.
- Evim beş sokak ötede.
Amcamla birlikte yaşıyorum.
Şu anda Kunming'de yaşıyorum.
Nerede yaşadığımı biliyorsun.
Bu civarda yaşıyorum.
Tom nerede yaşadığımı bilir.
Bir otelde yaşıyorum.
Turin'de yaşamıyorum.
Nerede yaşadığımı biliyor musun?
Şu anda Dublin'de yaşıyorum.
Bir çiftlikte yaşıyorum.
Burası oturduğum ev.
Şu anda Boston'da yaşıyorum.
Ben Helsinki'de yaşamıyorum.
Artık burada yaşamıyorum.
Şu anda Boston'da yaşıyorum.
Bu otelde yaşıyorum.
Evim sekizinci kattadır.
Tam orada yaşıyorum.
Hollanda'da yaşıyorum.
- "Nerede yaşıyorsunuz?" "Tokyo'da yaşıyorum."
- "Nerede yaşıyorsun?" "Tokyo'da yaşıyorum."
Gelecek yıl Sasayama'da yaşayacağım.
Burada yaşıyorum.
O, bana onun nerede yaşadığını sordu.
O kadın nerede yaşadığımı bilir.
Küçük bir balıkçı köyünde yaşıyorum.
Eski bir evde yaşıyorum.
Kırsal bir alanda yaşıyorum.
Bu evde tek başına yaşıyorum.
Ben büyük bir şehirde yaşıyorum.
Üç yıldır burada yaşıyorum.
Artık Boston'da yaşamıyorum.
Tom bana nerede yaşadığımı sordu.
Ben şimdi Boston'da oturmuyorum.
Ben altı haftadır burada yaşıyorum.
Ben Meksika'da yaşayıp çalışıyorum.
Ben bu gezegende yaşıyorum.
Ben şehirde yaşamıyorum.
Ben tam yolun aşağısında yaşıyorum.
1985'ten beri Tokyo'da oturuyorum.
Nerede yaşadığımı nasıl biliyorsun?
Ben hâlâ ailemle yaşıyorum.
Küçük bir kasabada yaşıyorum.
Fransa’da, Paris’te yaşıyorum.
Ben istasyona 200 metre mesafede yaşıyorum.
Ben istasyona 200 metre mesafede yaşıyorum.
Geçen yıldan beri Kobe'de yaşamaktayım.
Hayatım boyunca burada yaşadım.
Sadece birkaç blok ötede kalıyorum.
"Nerede yaşıyorsun?" "Tokyo'da yaşıyorum."
Ben İtalyanım ama Tayland'ta yaşıyorum.