Examples of using "Merkt" in a sentence and their turkish translations:
Belli oluyor mu?
Bunu benleyin!
Ama sonra fark ediyorsun ki
Umarım fark etmez.
Umarım o fark etmez.
Umarım Tom fark etmez.
Tom'un fark edeceğini sanmıyorum.
Sanırım kimse fark etmeyecek.
İyi bir poker oyuncusu birinin ne zaman blöf yaptığını söyleyebilir.
Tom'un hiçbir şeyi fark etmeyeceğini umut edelim.
Bu kanyonların ne kadar kafa karıştırıcı olduğunu görüyorsunuz.
Kendisinde müzik kulağı olmadığını fark etmiyor.
Fakat ben 30 yıl sonra uyandım ve bir anlaşmazlık durumunda
Tom'un evrak çantasını burada bıraktığını fark eder etmez geri geleceğinden eminim.
Lütfen bunu ezberleyin.
455 kadından bir kadın gebeliğinin yirminci haftasına kadar hamile olduğunu fark etmez.
Açıkçası Tom onun pahalı çay fincanlarından birini kırdığını Mary'nin fark etmemesini umut ediyor.
Ama gariptir ki onlara yaklaştıkça birçok açıdan çok benzediğimizi fark ediyorsun.