Examples of using "Prétend" in a sentence and their turkish translations:
Tom kazandığını iddia ediyor.
O sağırmış numarası yapıyor.
O eşcinsel olmuş numarası yapıyor.
O senin onları çaldığını iddia ediyor.
O, bir ressam olduğunu iddia ediyor.
- Kızları canavarları gördüğünü iddia ediyor.
- Onların kızı canavarları gördüğünü iddia ediyor.
Tom psişik güçlerinin olduğunu iddia ediyor.
Burada bir yabancı gibi davranıyor.
Tom Fransızca anlamıyormuş gibi davranıyor.
Aslında bunun Magdalalı Meryem olduğu da iddia edilir
O, onun hakkında bir şey bilmediğini iddia ediyor.
Tom geleceği tam olarak tahmin edebildiğini iddia ediyor.
Tom gerçekten hasta değil. O sadece hastaymış gibi davranıyor.
Mary senin onun incilerini çaldığını iddia ediyor.
Bu adamın dünyanın en zengin adamı olduğu söylenir.
gerçekten iddaa edildiği gibi uzaydan çekilmiş bir fotoğrafıda yok
2036 yılından geldiğini iddia ediyor. Devlet için çalıştığını söylüyor.
Ve bir proje için bu tarihe geldiğini iddia ediyor.
Akıcı Fransızca konuşabildiğini söyleyen bir sınıf arkadaşım var.
kimilerine göre yumrukla, kimilerine göre silgi attığı iddia ediliyor
O, onun hakkında bir şey bilmediğini iddia ediyor fakat ona inanmıyorum.
Tom çok fazla TV izlemediğini fakat günde üç saatten daha fazla izlediğini iddia ediyor.
Sanki Fransızcayı iyi biliyormuş gibi davranıyordu.