Examples of using "Londres" in a sentence and their turkish translations:
O, Londra'da yaşıyor.
Ben Londra'da mıyım?
Biz Londra'ya gittik.
Burası Londra.
Londra'yı ziyaret etmek istiyorum.
Ben Londra'dayım.
Londra Thames üzerindedir.
Ben Londra'ya gittim.
Yaz mevsiminin çoğunda Londra'da idim.
Londra'dan bir kitap sipariş ettim.
O, Londra'ya gitti.
Londra'ya hareket ettim.
Londra aslında neye benziyor?
Onlar Londra'ya gidecekler.
Biz Londra'ya gittik.
Dan, Londra'ya doğru yöneldi.
Londra defalarca bombalandı.
Sık sık Londra'ya giderim.
- Seneye Londra'ya gidiyorum.
- Önümüzdeki yıl Londra'ya gideceğim.
Ne zaman Londra'da olacaksın?
O, 1970'te Londra'ya gitti.
Kitabı Londra'dan ısmarladı.
Ben onunla ilk kez Londra'da karşılaştım.
Londra İngiltere'nin başkentidir.
O, dün Londra'ya hareket etti.
- Ben iki kez Londra'da bulundum.
- İki kez Londra'da bulundum.
Londra'da bulundum.
Tren Londra'ya vardı.
Daha önce Londra'da bulundum.
Yarın sabah Londra'ya gidiyorum.
Önceki gün Londra'ya hareket etti.
Paris'e kıyasla London büyük.
Geçen ay Londra'daydım.
Ben hemen hemen bütün yaz Londra'daydım.
Londra Tokyo'dan küçüktür.
Londra sisi ile ünlüdür.
- Mary, Londra'da Fransızca öğretiyor.
- Mary, Londra'da Fransızca dersi veriyor.
Bu sefer benim hedefim Londra.
Nisanda Londra'ya gidiyoruz.
Sibirya yoluyla Londra'ya geldi.
Londra'da çok sayıda park vardır.
Londra'da yeni bir şirket kurdular.
Şehir Londra'nın batısında bulunmaktadır.
Şehir Londra'nın batısında kurulu.
Londra'dayken Mary ve John'la karşılaştım.
Londra'da şu anda saat kaç?
Londra'da hava yağışlı mıydı?
Londra ile ilgili ilk izlenimin neydi?
Londra'dan yaklaşık 133 kilometredir.
Tren Londra'ya gidecek.
Londra'ya kadar arabayla gittim.
Londra Üniversitesinde öğrenciyim.
Kitabı Londra'dan sipariş etti.
Londra'nın banliyölerinde yaşar.
Onun Londra'ya gittiğini biliyorum.
Londra'da yaşayan bir arkadaşım var.
Londra'ya kadar otobüsle gittim.
Ona Londra'nın bazı resimlerini gösterdik.
Londra, Tokyo'ya kıyasla küçüktür.
Dan sonsuza dek Londra'da yaşamayı düşünüyor.
- Onun teyzesi Londra'da yapayalnız.
- Onun halası Londra'da yapayalnız.
O, Paris üzerinden Londra'ya gitti.
- Geçen yıl Londra'ya gittik.
- Biz geçen yıl Londra'ya gittik.
Londra hangi ülkede bulunuyor?
Londra Tokyo'dan iklim olarak farklıdır.
Londra, Tokyo'ya kıyasla küçüktür.
Londra seyahatinde iyi eğlendin mi?
Londra'daki bir arkadaşımdan bir mektup aldım.
O, bir süre Londra'da kaldı.
Onun amcası Londra'da mı kalıyordu?
Uçak dün gece Londra'ya gitmek için havalandı.
Bu şehir Londra'nın batısındadır.
Dan Londra'da yeni bir hayata başladı.
Londra'ya İngilizce öğrenmek için gitti.
Bell, Londra'da yaşamış, değil mi?
O, ayda bir kez Londra'ya gider.
Londra'da kalırken onunla tanıştım.
Londra, dünyanın en büyük şehirleri arasındadır.
Geçen yaz Londra'yı ziyaret etme fırsatım vardı.
O, iki yıl önce Londra'ya gitti.
durumu daha da kötüleşmişti.
başkenti Londra sessiz doğan Asma el-Esad ailesi uygun fiyatlı
O, Londra'da kalırken, o onu görmek için gitti.
Londra'dan akan nehir Thames'tir.