Translation of "Huile" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Huile" in a sentence and their turkish translations:

Cette huile est rance.

- Bu yağ bayatlamış.
- Bu yağ bozulmuş.

- Huile cette bicyclette.
- Lubrifie ce vélo !

Bu bisikleti yağla.

Auparavant l'acide sulfurique s'appelait "huile de vitriol".

Sülfürik asit bir zamanlar kezzap yağı olarak bilinirdi.

Et soudain, cette huile grasse se dissout dans l'eau.

Ve yağ bir anda çözünür ve suya karışır.

La salade est incomplète sans huile d'olive, sans croûtons et sans noix.

- Salata; zeytinyağı, kruton ve fındık olmadan tamamlanmamıştır.
- Salata; zeytinyağı, kızarmış ekmek parçaları ve fındık olmadan eksiktir.

Après que Soliman le Magnifique ait conquis la Hongrie, il a apporté deux lampes à huile géantes d'une église là-bas.

Kanuni Sultan Süleyman Macaristan'ı fethettikten sonra oradaki bir kiliseden iki tane dev kandil getirmişti