Examples of using "D'attendre" in a sentence and their turkish translations:
Onlar beklemekten usandılar.
Tom'a beklemesini söyle.
- Beklemekten nefret ediyorum.
- Beklemekten nefret ederim.
Canım beklemek istiyor.
McClellan beklemeye karar verdi.
Beklemeyi seçtim.
Lütfen ona beklemesini söyle.
Ona beklemesini söyle.
Lütfen ona beklemesini söyle.
Beklemeye alışkınız.
Lütfen ona beklemesini söyle.
Beklemekten bıktım.
Beklesek iyi olur.
- Onlar beklemekten yorulmuşlardı.
- Onlar beklemekten yorgun hâle düşmüşlerdi.
Neden bekliyorsun?
Beklenilmemeli.
Benim burada beklemem istendi.
- Tom'un beklemesini rica edeceğim.
- Tom'un beklemesini isteyeceğim.
Tom bekliyor.
Biz bekliyoruz.
Beklemekten usandım.
Beklemekten usandık.
Üç saat, beklemek için uzun bir süre.
Tren beklemek sıkıcı.
Tom burada beklememi söyledi.
Beklemek mümkün değil.
Daha fazla beklemeyi reddediyorum.
Neyi bekliyorsunuz?
Sonuna kadar beklemek zorunda değilsin.
Bana bir süre beklemem söylendi.
Beklemeyi umursamıyorum.
Onun burada beklemesini rica ettim.
Beklemekten nefret ediyorum.
Bir taksi bekliyor.
Hadi! Daha fazla bekleyemem.
Tom, Mary'yi beklemekten bıkmıştı.
Tom pazartesiye kadar beklemeye karar verdi.
Sana burada beklemeni kim söyledi?
Otobüs bekliyorum.
Ona bir dakika beklemesini rica ettim.
Bir sonraki otobüsü beklesen iyi olur.
Beklemeye değmez.
Birkaç dakika beklemek zorunda kalacağız.
- Yarına kadar bekleyemem.
- Yarına kadar neredeyse seni hiç bekleyemem.
Tom'un artık beklemesi gerekmiyor.
Neyi bekliyorsunuz?
Ken köpeğine orada beklemesini söyledi.
Tom'un bir dakika beklemesini istedim.
Tom'dan bir süre beklemesini istedim.
Tom ona beklemesini söylediğini söyledi.
Onların hepsi bekliyorlar.
Bir otobüs beklemektense yürümeyi tercih ederim.
Onun gelmesini beklemenin faydası yok.
Birini bekliyorum.
Tom'a arabada beklemesini söyledim.
Herkes bekliyor mu?
Yapmam gereken tek şey beklemek.
- Daha fazla beklemekte bir fayda görmüyordu.
- Daha fazla beklemenin hiçbir faydası olmadığını anladı.
Tom zaten bekliyor.
Bir dakika bekler misin?
Tom Mary'ye biraz daha uzun süre beklemesini söyledi.
Neyi bekliyorsun?
Sonunda beklemeye değdi
Sonunda beklemeye değdi
- Bir sonraki otobüsü yirmi dakika beklemek zorunda kaldım.
- Bir sonraki otobüsü mecburen yirmi dakika bekledim.
- Bir sonraki otobüs için yirmi dakika beklemem gerekti.
- Ne için bekliyoruz?
- Ne duruyoruz?
Herkesin bekliyor olduğuna bahse girerim.
Sanırım biraz daha beklesek iyi olur.
Beklemenin bir faydası yok.
Geceyi onunla geçirmek için sabırsızlanıyorum.
Birkaç kişi zaten bekliyor.
Tom havaalanında bekliyor.
3:00'e kadar bekleyin. O, o zaman dönecek.
Daha fazla beklemek tam bir zaman kaybıdır.
Bütün yapabileceğimiz polislerin gelmesini beklemektir.
Ne duruyoruz?
Bir sürü insan Tom'u bekliyor.
Onlar ne için bekliyorlar?
Bir sonraki otobüsü beklemektense yürümeyi tercih ederim.
Hâlâ otobüsü mü bekliyorsun?
Tüm yapman gereken beklemek.
Yapmak zorunda olduğun tek şey onun cevabını beklemek.
"Son treni kaçırırsak ne yapacağız?" " Sabaha kadar bir internet kafede ya da başka bir yerde beklemeye ne dersin?"