Translation of "Varas" in Turkish

Seis! Varas!

Dur! Hırsız!

- Varas tekeytyi vanhaksi naiseksi.
- Varas naamioitui vanhaksi naiseksi.

Hırsız yaşlı bir kadın olarak kendini gizledi.

Varas särki ikkunan.

Hırsız pencereyi kırdı.

Rahani varasti varas.

Param bir hırsız tarafından çalındı.

Hän kielsi olevansa varas.

O, hırsız olduğunu inkar etti.

Varas pääsi sisään huomaamatta.

Hırsız fark edilmeden içeri girdi.

Varas juoksi karkuun nähdessään poliisin.

Polisi görünce hırsız kaçtı.

Varas ryösti häneltä kaikki hänen rahansa.

Bir soyguncu onun parasının hepsini soydu.

Oli todistettu, että hän oli varas.

Onun bir hırsız olduğu ispatlandı.

Yllättävää kyllä kävi ilmi, että hän on varas.

Şaşırtıcı şekilde, onun bir hırsız olduğu ortaya çıktı.

Varas lähti pakoon heti kun hän näki poliisiauton.

Hırsız, polis arabasını görür görmez kaçtı.

- Taskuvaras varasti Marin iPhonen.
- Varas pölli Marin iPhonen.

Mary'nin iPhone'u bir hırsız tarafından çalındı.

- Se, joka ei juo seurassa, on joko varas tai vakooja.
- Hän joka ei juo seurassa, on varas taikka vakooja.

Şirkette içmeyen birisi ya bir hırsızdır ya da bir casus.