Examples of using "Vähäinen" in a sentence and their turkish translations:
Bu sadece küçük bir başarısızlık.
Tablet içinde, askorbik asid konsantrasyonu çok düşüktür.
Tom'un geç kalacağına dair zayıf bir ihtimal var.
Tek kanıt, iç çamaşırına yapışmış sperm iziydi.
Bu sadece küçük bir sorun.