Examples of using "Tilaa" in a sentence and their turkish translations:
Benim için yer açabilir misin?
- Geri adım at.
- Bir an durup düşün.
- Bir adım geri at.
Tatlı için yer ayır.
Daha çok yere ihtiyacım var.
Bir kişi için daha yer var mı?
Hiç yerimiz yok.
Onun yere ihtiyacı vardı.
Tom'a biraz yer açın.
Filler daha açık alanlara doğru ilerliyor.
Arabada bir kişilik yer vardı.
Başka biri için yer var mı?
Yeterli yerimiz yok.
O yaşlı bir bayana yer açtı.
Yatağın altında hiç yer yok.
Cehennemde daha fazla yer yok.
Bu kanepe çok yer kaplar.
Bir adım öne çık ve diğerleri için yer aç.
Yemek ve alan kapma derdindeki binlerce farklı türün arasında...
Ne ekersen onu biçersin.
O ne zaman buraya gelse, aynı yemeği sipariş eder.
Tom zaten çok fazla içmesine rağmen, bir içki daha ısmarlıyor.
İnsanlar yaralı adamın etrafına toplandılar fakat doktor olay yerine yaklaştığında ona yol verdiler.
Rüzgar eken fırtına biçer.
- Geleceği varsa göreceği de var.
- İnsan ektiğini biçer.