Examples of using "Pelkää" in a sentence and their turkish translations:
Ben hiç korkmuyorum.
- Korkma.
- Korkmayın.
Ölmekten korkmuyor musun?
Ablam tüm doktorlardan korkuyor.
Merry köpeklerden korkuyor.
O, yılanlardan korkar.
O, babasından korkar.
Mary erkeklerden korkar.
Yaşlanmaktan korkmuyorum.
Emily örümceklerden korkar.
Tom örümceklerden korkar.
Ben kimseden korkmam.
O ölümden korkuyor.
Tom mikroplardan korkuyor.
Yanmış bir çocuk ateşten anlar.
Doktoru ziyaret etmekten korkma!
O, yılanlardan korkmuyor.
O, kaybolacağımdan korkuyor.
Tom yılanlardan korkmuyor.
Tom neyden korkuyor?
Tom'dan korkmuyorum.
Tom mahkemeye verilme konusunda endişeli.
Tom senden korkmayacak.
Yılanlardan korkmam.
Yılanlardan korkmazsın, değil mi?
O, o köpekten korkuyor.
Tom yardım istemeye korkuyor.
Polislerden korkmuyorum.
Rekabetten korkmuyoruz.
Tom bile Mary'den korkuyor.
Neden Tom senden korkuyor?
Annem asansörlerden korkuyor.
Artık yılanlardan korkmuyorum.
Sanırım Tom senden korkuyor.
Korkarım ki öyle değil.
Annesinden çok korkar.
Tom korkuyor.
O kendi gölgesinden bile korkuyor.
Kuştan korkan darı ekmez.
Kendisi polis olmasına rağmen hırsızlardan korkuyor.
Korkma! Seni incitmeyeceğim.
Hiçbir şeyden korkma.
Tom köpeklerden korkar.
Tom yüksekten korkar.
Tom hayaletlerden korkmadığını söyledi.
Bu sincap yüksekten korkuyor.
- Yalnız olan herkes diğer insanlardan korktuğu için yalnızdır.
- Yalnız olan her insan başkalarından korktuğu için yalnızdır.
...dehşet verici bir yere dönüşebilir. Derinlerde nelerin yattığından korkan çoktur.