Examples of using "Muista" in a sentence and their turkish translations:
- Hatırlamıyor musun?
- Hatırlamıyor musunuz?
Kelimeleri hatırlamıyorum.
Hatırlamıyorum.
Bunu ezberle.
Unutmayın!
- Hatırla.
- Hatırlayın.
Şarkı sözlerini hatırlayamıyorum.
Tam olarak hatırlamıyorum.
Gerçekten hatırlamıyorum.
TV'yi kapattığınıza emin olun.
Diğerleri hakkında endişe etmeyin.
Ben herhangi bir şey hatırlamıyorum.
Bu kuralları unutma.
Işıkları kapatmayı unutma.
Beni hatırlamıyor musun?
Tuvaleti temizlemeyi unutma.
Bu kuralı hatırla.
Kimse hatırlamıyor.
Hamile olduğunu unutma.
Şarkı sözlerini hatırlayamıyorum.
- Ben senin adını hatırlamıyorum.
- Adınızı hatırlamıyorum.
Unutmayın, zaman geçiyor.
Bir dişi, diğerlerinden ayrı düşüyor.
Unutmayın, karar sizin.
Sana ne dediğimi unutma!
Başvuru formuna fotoğraf tutturmayı unutma.
Onu hatırla.
Ben onun hakkında bir şey hatırlamıyorum.
Tom'un soy adını hatırlamıyorum.
Seni hiç hatırlamıyorum?
Onu yaptığımı hatırlamıyorum.
Onu hiç hatırlamıyorum.
Kaza hakkında bir şey hatırlamıyorum.
Onun açıklamasını hatırlayamıyorum.
Bunu unutma!
Şarkı sözlerini hatırlayamıyorum.
Tom asla benim adımı hatırlamaz.
Seni davet ettiğimi hatırlamıyorum.
O SMS'i gönderdiğimi hatırlamıyorum.
- Lockerbie'yi hatırla!
- Lockerbie'yi unutma!
Unutmayın, ben eğitimli bir profesyonelim.
Unutmayın, ben eğitimli bir profesyonelim.
Unutmayın, asla pes etmeyin!
İş için ödeme yapıldığını hatırlamıyorum.
Kendine iyi bak!
Sana dün ne söylediğimi unutma.
Bunu söz verdiğimi hatırlamıyorum.
Seni sevdiğimi unutma.
Hikayenin nasıl bittiğini hatırlamıyorum.
Tom çok fazla hatırlamıyor.
Öyle bir şey söylediğimi hatırlamıyorum.
Ben öyle bir şey yaptığımı hatırlamıyorum.
Onunla ilk tanışmamı hatırlamıyorum.
Unutmayın, bu görevde yetki sizde.
Unutmayın, bu size bağlı.
Unutmayın, bu sizin maceranız.
Yetki sizde, unuttunuz mu? Karar sizin.
Unutmayın, o enkazı bulmak için yardımınıza ihtiyacım var.
Unutmayın, o enkazı bulmak için yardımınıza ihtiyacım var.
- Almanca'da nasıl "Teşekkürler" dendiğini hatırlayamıyorum.
- Almancada nasıl "Teşekkür ederim" denildiğini hatırlayamıyorum.
Bu makineyi nasıl kullanacağımı hatırlayamıyorum.
Onlar diğer dillerle ilgilenmiyor.
Tom'un bir şey hatırlamayacağından emin misin?
Bunun nasıl başladığını hatırlamıyorum bile.
Onun Boston'a ne zaman taşındığını hatırlayamıyorum.
Almanca'da ''Teşekkürler'' nasıl deniyordu hatırlamıyorum.
Onu adının nasıl hecelendiğini hatırlamıyorum.
Yetki sizde, unuttunuz mu? Karar sizin.
Ben hatırlayamıyorum.
Gerçeği söylemek gerekirse, dün söylediğim hiçbir şeyi hatırlamıyorum.
- Tom ile ne zaman tanıştığımı hatırlamıyorum.
- Tom'la ilk kez ne zaman karşılaştık anımsamıyorum.
Tom'la ilk defa nerede buluştuğumu hatırlayamıyorum.
Onunla ilk kez ne zaman karşılaştığımı hatırlamıyorum.
O asla başka insanlar hakkında kötü konuşmaz.
Unutmayın, bu sizin maceranız yani size bağlı.
Değiştiğimi fark ettim. Bana, başkalarına karşı hassas olmayı öğretiyordu.
Beni hatırlamayabilirsin ama biz geçen yaz tanıştık.
Sen beni hatırlamayabilirsin, ama ben seni hatırlıyorum.
Onu bildiğimi biliyorum ama onu hatırlayamıyorum.
Öyleyse "Bölümü Tekrar Oynat"ı seçin. Unutmayın, bu tamamen size bağlı.
Unutmayın, bu sizin maceranız. Bunu yapabilirsiniz!
Tom'u en son ne zaman böyle mutlu gördüğümü hatırlamıyorum.
O beni hatırlamayabilir ama ben onu hatırlarım.
Dışarı çıkmadan önce gazın kapatıldığından emin olmak için kontrol etmeyi unutma.
Tom Mary'yi son kez ne zaman gördüğünü hatırlamıyor.
Bu onu diğer yoldaşlardan ayırıyordu. O yüzden bir sözcü olarak öne çıktı.
Küçük çocuklar genellikle ejderhalar ve diğer canavarlar hakkında kitapları sever.
Nasıl hatırlayamazsın?