Examples of using "Länteen" in a sentence and their turkish translations:
Develerden oluşan uzun bir kervan batıya doğru ilerliyordu.
O, Nashville, Tennessee'ye batıya taşındı.
Enkazı bulabilmek için batıya gitmemiz gerekiyor.
Rüzgâr sayesinde, enkazın altı kilometre batısına savrulduk.
Mary'nin ofisi evinin iki mil batısındadır.
Güneş ve ay doğudan doğar ve batıdan batar.
Aradığımız Embarra Köyü 43 kilometre batıda,
Hadi gidip enkazı bulalım. Batıya, dünyanın en zorlu arazilerinden birinin üzerinden uçuyoruz.