Examples of using "Kuumaa" in a sentence and their turkish translations:
Çay sıcak.
Su sıcak.
Çorba sıcak.
Çok sıcaktı.
Bu çay çok sıcak.
Sıcak bir şey içmek istiyorum.
Çorba çok sıcak.
Çay sıcak kaynıyor.
Kim biraz sıcak çikolata ister?
Bu sıcak havaya katlanamam.
Çayı, sıcak mı yoksa buzlu mu istiyorsun?
Dün su çok sıcaktı.
Demiri sıcakken dövmelisin.
Tom Mary'ye bir fincan sıcak kahve uzattı.
Bu kahve yeterince sıcak değil.
Aralık ayında Bali'de hava son derece sıcak ve nemlidir.
Hava o kadar sıcaktı ki onun canı dondurma yemek istedi.
- O soğuk, o nedenle sıcak bir şey yemek isterim.
- Hava soğuk, bu yüzden sıcak bir şey yemek istiyorum.
Camın içine sıcak su dökmeyin yoksa cam çatlar.
Çok sıcak olduğu için Tom uyuyamadı.
Kahveme bir küp buz koymak istiyorum, çünkü o genellikle çok sıcak.
Kahveyi yudum yudum içmek zorunda kaldım, çünkü çok sıcaktı.
Tom sıcak sobaya dokundu ve elini yaktı.
Demir tavında dövülür.