Examples of using "Kieltää" in a sentence and their turkish translations:
Onu reddedemezsin.
Her din cinayeti yasaklar.
O, onu yaptığını inkar ediyor.
Hiç kimse onu inkar etmiyor.
Çocuklara yönelik amaçlanmış reklamı yasaklamalıyız.
Tom Mary'nin suçlamasını inkar etmeye çalışmadı.