Examples of using "ääni" in a sentence and their turkish translations:
- Bu ses ne?
- Nedir bu ses?
O yüksek bir sese sahip.
Tom'un yüksek bir sesi var.
Ses kesildi.
Şarkıcı güzel bir sese sahiptir.
Ses onu uykudan uyandırdı.
Bu gürültü ne?
O, Baba'nın sesi.
Güzel bir sesin var.
Tom'un iyi bir sesi var.
Onun güzel bir sesi var.
O ses nedir?
Tom'un sesi yüksekti.
O, Tom'un sesi.
O, Tom'un sesi.
O ses neydi?
Tom'un pes bir sesi var.
Tom'un çok tiz bir sesi var.
Işık sesten çok daha hızlı hareket eder.
Bu ses de ne? Yarasalar!
Gece yüksek sesli bir gürültü onu korkuttu.
Şiddetli gürültü onu hoplattı.
Yaşlı bir kadının sesi.
Tom'un hoş olmayan, yüksek bir sesi var.
Tek tük silah sesleri uzaktan duyuldu.
Öğretmenimin çok yumuşak bir sesi var.
Çağrı ne kadar belirgin olursa hedefi bulması o kadar kolay oluyor.
- Çeyrek kilometre ötede bile bomba sesi duyuldu.
- Bombanın sesi çeyrek kilometre öteden bile duyuldu.
Ancak avın gürültüsü serin gecede çok ilerilerden duyuluyor.
Sesini 200 metreyi aşkın bir alana yayıyor.
O gürültü nedir?
Sesin garip. Sorun nedir?
O gürültü neydi?
Kalabalıktan gelen uğursuz bir ses "Bunun arkasında büyücülük var" dedi.