Examples of using "Umpire" in a sentence and their turkish translations:
Bir hakem olmak kolay değildir.
Hakem topa vuran oyuncuya seslendi.
Hakem oyunu faul olarak nitelendirdi.
Hakem onun atıldığını söyledi.
Oyuna hakemlik yapmam rica edildi.
Bugün bir hakem olmak kolay değildir.
Hakem, tenis kortunun yan tarafında yüksek bir sandalyede oturuyor.