Examples of using "Sworn" in a sentence and their turkish translations:
Birini gördüğüme yemin edebilirim.
- Birini gördüğüme yemin edebilirim.
- Birilerini gördüğüme yemin edebilirdim.
Gizlilik yemini ettim.
Tom gizlilik yemini etti.
Bir şey duyduğuma yemin edebilirdim.
Bir şey gördüğüme yemin edebilirdim.
Ona bir belediye başkanı olarak yemin ettirildi.
Tanığa yemin ettirildi mi?
Neden ve sevgi yeminli düşmanlardır.
Tom'un sesini duyduğuma yemin edebilirdim.
Hiç bir polis memuruna küfür ettin mi?
Sami Bekir 2006'da yemin etti.
Tom'u orada gördüğüme yemin edebilirdim.
Tom'un Mary'yi öptüğünü gördüğüme yemin edebilirdim.
Tom'un sesini duyduğuma yemin edebilirdim.
Tom'u bugün şehir merkezinde gördüğüme yemin edebilirdim.
Hiç öğretmenin yanında küfür ettin mi?
İlk kez arabama küfür ediyorum.
Bu garip. Bu kapının kilitli olduğuna yemin edebilirdim.
Roma'nın yeminli düşmanı olan Hannibal'in harekete geçmesi çok uzun sürmedi.
İlk defa çocuklarımın yanında küfür ediyorum.
Hrolf'un ölümünün intikamını almaya yemin ettiğinde bile tüm şakaların konusu olmuştu.