Translation of "Separately" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Separately" in a sentence and their turkish translations:

They paid separately.

Onlar ayrı ayrı ödediler.

Together or separately?

Birlikte ya da ayrı?

They arrived separately.

Onlar ayrı ayrı geldi.

- Tom and I arrived separately.
- Tom and I came separately.

Tom ve ben ayrı ayrı geldik.

Please bill us separately.

Lütfen bize ayrı ayrı fatura çıkar.

They each paid separately.

Onların her biri ayrı ayrı ödedi.

Batteries are sold separately.

Piller ayrı olarak satılır.

Pay together or separately?

Birlikte mi yoksa ayrı olarak mı ödenecek?

Tom and Mary arrived separately.

Tom ve Mary ayrı ayrı geldi.

Tom and Mary paid separately.

Tom ve Mary ayrı ayrı ödedi.

Tom and Mary came separately.

Tom ve Mary ayrı ayrı geldi.

Seat cushions are sold separately.

Koltuk minderi ayrı olarak satılır.

Tom and I arrived separately.

Tom ve ben ayrı ayrı geldik.

Tom and I paid separately.

Tom ve ben ayrı ayrı ödedik.

Could you wrap them up separately?

Onları ayrı ayrı sarar mısınız?

Tom and his wife live separately.

Tom ve karısı ayrı yaşar.

Could you wrap this separately, please?

Bunu ayrı olarak sarar mısınız, lütfen?

Tom and Mary were tried separately.

Tom ve Mary ayrı ayrı yargılandılar.

Could you please pack this separately?

Bunu ayrı olarak sarar mısınız, lütfen?

Are you paying together or separately?

Birlikte mi yoksa ayrı ayrı mı ödeme yapıyorsunuz?

Are you paying separately or together?

Ayrı mı yoksa birlikte mi ödüyorsunuz?

He could manage separately if he wanted

İsterse ayrı da yönetebiliyordu

We moved here separately three years ago.

Üç yıl önce buraya ayrı ayrı taşındık.

This question must be discussed separately from that one.

Sorun ondan ayrı olarak tartışılmalı.

Paper, cardboard, glas and garden waste are picked up separately.

Kâğıt, karton, cam ve bahçe artıkları ayrı alınır.

Fadil and Layla were tried separately for the murder of Rami Hasan.

Fadıl ve Leyla, Rami Hasan'ı öldürmek için ayrı ayrı yargılanıyorlardı.

You have to enter your house number, suburb, post code and street separately.

Ev numaranı, mahalleni, posta kodunu ve sokağını ayrı ayrı yazmak zorundasın.

Although most of the content and thought has not been dependent on any language, when focusing on Japanese, differences in syntactic structures or the fact that individual words are not written separately and distinctly then requires several points of consideration.

İçerik ve düşüncenin çoğu herhangi bir dile bağımlı olmasına rağmen, Japoncaya odaklanırken, cümle yapısındaki farklar ya da bireysel kelimelerin ayrı ve açıkça yazılmamaları gerçeği o zaman düşünce hakkında birkaç nokta gerektirir.