Translation of "Repeated" in Turkish

- He repeated his question.
- Tom repeated the question.

Tom soruyu tekrarladı.

"No," repeated the Englishman.

"Hayır, " İngiliz tekrarladı.

He repeated it again.

O, onu yine tekrarladı.

He repeated his question.

- O, onun sorusunu tekrarladı.
- Sorusunu tekrarladı.

I repeated my name.

Adımı tekrarladım.

This shouldn't be repeated.

Bu tekrar edilmemeli.

Tom repeated his question.

Tom sorusunu tekrarladı.

Lincoln repeated the words.

Lincoln sözlerini tekrarladı.

To mimic repeated risk exposures.

öğrenciler testi 3 gün boyunca 12 kere aldılar.

repeated this word many times

bir çok kez bu sözü tekrarladı

I repeated his exact statement.

Onun bahsettiği her şeye güveniyorum.

He repeated his name slowly.

Yavaşça adını tekrarladı.

She repeated her name slowly.

Yavaşça adını tekrarladı.

He repeated the same mistake.

O, aynı hatayı tekrarladı.

I simply repeated his words.

Sadece onun sözlerini tekrar ettim.

Tom repeated the words several times.

Tom kelimeleri birkaç kez tekrarladı.

His repeated delinquencies brought him to court.

Tekrarlanan suçları onu mahkemeye getirdi.

How can I delete a repeated sentence?

Tekrarlanmış bir cümleyi nasıl silebilirim?

I repeated exactly what he had said.

Onun söylediğini aynen tekrarladım.

Tom repeated what he had just said.

Tom az önce söylediğini tekrarladı.

The play will be repeated next week.

Maç önümüzdeki hafta tekrarlanacak.

Can positive risk-taking escalate with repeated exposures?

Pozitif risk alma tekrarladığında artar mı?

I repeated the word several times for her.

- Kelimeyi onun için defalarca tekrar ettim.
- Kelimeyi onun için birkaç kez tekrar ettim.

The senator denied repeated requests for an interview.

Senatör bir görüşme için tekrarlanan talepleri inkar etti.

I repeated what he said word for word.

Onun söylediğini kelime kelime tekrarladım.

This soundbite was repeated all over the news.

Bu konuşmanın en önemli kısmı bütün haberlerde tekrar edildi.

Despite repeated warnings, Tom didn't stop doing that.

Tekrarlanan uyarılara rağmen, Tom bunu yapmaktan vazgeçmedi.

Help me! he repeated while waving his sabre.

O, kılıcını sallarken bana yardım edin! diye tekrarladı.

Tom repeated what he had heard to Mary.

Tom, duyduğu şeyi Mary'ye tekrarladı.

- The tragedy must be remembered so that it is not repeated.
- The tragedy must be remembered so that it isn't repeated.
- The tragedy must be remembered so it isn't repeated.

Trajedi tekrarlanmaması için hatırlanmalı.

She repeated what she had heard to her mother.

Duyduklarını annesine tekrarladı.

At the end of the speech she repeated the word.

O, konuşmanın sonunda sözü tekrarladı.

I repeated what he said exactly as he had said it.

Ben onun söylediği gibi onun söylediğini tam olarak tekrarladım.

She repeated over and over that she was innocent of the crime.

O defalarca masum olduğunu söyledi.

Lannes sent repeated orders for him  to charge the enemy, in language that  

Lannes , korkaklık suçlamasının eşiğine gelen bir

I repeated what he said, in the exact same way he said it.

Ben onun dediği şeyi onun söylediği aynı şekilde tekrarladım.

She repeated the exact same words that I had said to her the day before.

O, evvelsi gün ona söylediğim aynı sözleri tekrarladı.

In a game of chess, when the same position is repeated three times, the game ends without a winner. The result is therefore a tie.

Satrançta tahta üzerinde aynı konum üç kez oluşursa oyun berabere biter.