Examples of using "Import" in a sentence and their turkish translations:
Biz Brezilya'dan kahve ithal ederiz.
- Hindistan'dan çay ithal ediyoruz.
- Çayı Hindistan'dan ithal ederiz.
Biz Amerika'dan un ithal ederiz.
Farklı ülkeler, pek çok mal ithal etmektedirler.
Japonya petrol ithal ediyor.
Avustralya'dan bir sürü şey ithal ederiz.
Sadece GIF dosyalarını ithal edebilirim.
İthalat düzenlemeleri son zamanlarda gevşetilmiştir.
Avustralya'dan birçok şey ithal ediyoruz.
İthalat malları yüksek vergilere tabidir.
Her yıl Kanada'dan tahıl ithal ederiz.
ABD'den tahıl ithal ederiz.
Büyük miktarda gıda ithalatı yaparız.
Çok taraflı ticaret müzakereleri ithalat kotaları üzerinde şapa oturdu.
Makine parçaları ithalatında uzmanız.
Biz ham madde ithal ederiz ve bitmiş ürünler ihraç ederiz.
Japonya ham maddelerinin çoğunu ithal etmek zorunda.
Biz ithalat miktarlarındaki hızlı büyümeye şaşırdık.
Çin, ABD'nin geri dönüştürülebilir ürünlerinin çoğunu ithal ediyordu
Çinli otomotiv ithalat pazarı hafif büyüme sinyalleri gösteriyor.
Sence Abd'den pirinç ithal etmeli miyiz?
bir kadının da bunu anlaması olanaksızdır.
eğer işçi ithal etmeseydi bugünlere hiç gelemeyecekti
Pek çok kişi içerden almaktansa dışarıdan ithal etmenin daha kolay olduğunu söylüyor.