Examples of using "Free" in a sentence and their turkish translations:
Biz özgürüz.
Ben boşum.
Bu ücretsiz.
ağaya beleş
Bedava.
Özgürüz!
Giriş ücretsiz.
- Tom boş.
- Tom özgürdür
Hiçbir şey ücretsiz değil.
O ücretsizdir.
Sen özgürsün.
Biz özgür değiliz.
Artık özgürüm.
O, ücretsiz değil.
Her şey bedava.
Tom özgürdür
Kim boş?
Ben özgürüm.
Ben özgürüm!
O ücretsiz.
Banyo ücretsizdir.
Bağımsız Kafkaslar!
Onlar özgürler.
- Giriş ücretsiz.
- Ücretsiz giriş.
Ücretsiz giriş.
Onları serbest bırakın.
Onu serbest bırak.
Onu serbest bırakın.
Özgür Rojava!
Özgür Kürdistan!
Biz sonunda özgürüz.
Bu gece boşum.
O ücretsiz.
- Burası boş.
- Burada oturan yok.
- Bu koltuk boş.
Bu ücretsiz.
Giriş ücretsizdir.
Bu ücretsiz.
Herkes ücretsiz hizmetleri sever.
Yani serbest çizim
(TAX-FREE DEBT)
Giriş ücretsizdi.
İçecekler ücretsiz mi?
Ben şimdi boştayım.
Bu ücretsizdir.
Bugün boşum.
O ücretsiz mi?
Boş musun?
Boş değilim.
Düşünce özgürdür.
Bunlar ücretsiz.
Katılım ücretsiz.
Hayal kurmak serbest.
Tom'u serbest bırak.
Artık eve gidebiliriz.
Özgür olacağım.
Tamamen özgürüm.
O ücretsizdi.
Bedava yiyecek var.
Özgür olacaksın.
Biz şimdi özgürüz.
Artık özgürsün.
Onları serbest bırak.
Onu serbest bırak.
Bedava bira var.
Şimdi özgür demokrasi.
Glutensizdir!
Peki özgür müyüm?
Köleleri serbest bırak!
Ben borçsuzum.
O, borçsuzdur.
Borçsuzdur.
Bu bedava mı?
Giriş ücretsizdir.
Özgür Doğu Türkistan!
Bu ücretsiz.
Bu akşam boşum.
- Gidebilirsin.
- Gitmek için özgürsün.