Translation of "Finicky" in Turkish

You're finicky.

Sen titizsin.

I'm not finicky.

Ben titiz değilim.

Are you finicky?

Sen titiz misin?

Cats are finicky.

Kediler titizdir.

- I think Tom is finicky.
- I think that Tom is finicky.

Tom'un titiz olduğunu düşünüyorum.

- I know that Tom is finicky.
- I know Tom is finicky.

Tom'un titiz olduğunu biliyorum.

- I'm not fussy.
- I'm not finicky.

Ben titiz değilim.

- Tom is finicky.
- Tom is fussy.

Tom titizdir.

- I'm finicky.
- I'm fussy.
- I'm picky.

Ben titizim.

Tom isn't as finicky as he used to be.

Tom eskiden olduğu kadar titiz değil.

Mary's unnerving to be around, because she's so finicky about everything.

Her şeyde kılı kırk yaran biri olduğu için, Meryem'in etrafta olması sinir bozucu.

Tom didn't seem to be as finicky as Mary seemed to be.

Tom, Mary'nin göründüğü kadar titiz görünmüyordu.