Translation of "Electrical" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Electrical" in a sentence and their turkish translations:

Citywide electrical blackouts,

şehir genelinde elektrik kesintisi,

In fields like electrical engineering.

elektrik mühendisliği gibi alanlarda elde edebiliyoruz.

Tom is an electrical engineer.

Tom bir elektrik mühendisidir.

The company manufactures electrical goods.

Şirket elektrikli eşya üretiyor.

Lightning is an electrical phenomenon.

Şimşek, elektriksel bir olaydır.

He repairs the electrical devices.

- O, elektrikli cihazları tamir eder.
- O, elektrikli cihazları onarır.

I need an electrical outlet.

Bir elektrik prizine ihtiyacım var.

Tom was an electrical engineer.

Tom bir elektrik mühendisiydi.

Is the electrical equipment grounded?

Elektrik ekipmanları topraklı mı?

This is an electrical appliance.

Bu elektrikli bir cihazdır.

The electrical cord is missing.

- Elektrik kablosu eksik.
- Elektrik kablosu kayıp.

He is an electrical engineer.

Elektrik mühendisi.

Keep away from the electrical equipment.

Elektrikli teçhizatlardan uzak durun.

Electrical appliances have made housework easier.

Elektrikli ev aletleri ev işini daha kolay yaptı.

He has an electrical equipment factory.

Onun elektrikli ekipman fabrikası var.

What's your favorite non-electrical gadget?

Elektrikle çalışmayan en sevdiğin alet hangisi?

Tom has become an electrical engineer.

Tom elektrik mühendisi oldu.

Tom studied electrical engineering in college.

Tom üniversitede elektrik mühendisliği okudu.

Tom has a degree in electrical engineering.

Tom'un elektrik mühendisliğinde bir derecesi var.

In her job, she designs electrical circuits.

Onun işinde o, elektrik devrelerini tasarlar.

Tom wants to be an electrical engineer.

Tom bir elektrik mühendisi olmak istiyor.

Tom wanted to be an electrical engineer.

Tom bir elektrik mühendisi olmak istedi.

We need an electrical engineer for this job.

Bu iş için bir elektrik mühendisine ihtiyacımız var.

There is a fault in the electrical system.

Elektrik sisteminde bir arıza var.

Tom doesn't want to be an electrical engineer.

Tom bir elektrik mühendisi olmak istemiyor.

Tom didn't want to be an electrical engineer.

Tom bir elektrik mühendisi olmak istemedi.

The electrical appliance must have been damaged in transit.

Elektrikli cihaz, taşınma sırasında hasar görmüş olmalıdır.

ׂSecond-hand electrical equipment always shows signs of use.

İkinci el elektrikli cihazlarda, muhakkak kullanılmış olduklarını gösteren izler bulunur.

And over that summer, we rewired the entire electrical system.

Ve o yaz tüm elektrik sistemini baştan döşedik.

I am studying electrical engineering at the University of Plymouth.

Plymouth Üniversitesinde elektrik mühendisliği okuyorum.

Steel factories, electrical companies, phone companies… even those car-maker behemoths

Çelik fabrikaları, elektrik şirketleri, telefon şirketleri... RENAULT, PEUGEOT ya da CITROEN

And all big companies are already working on electrical vehicles… and autonomous cars,

Ve tüm büyük şirketler zaten elektrikli araçlar üzerinde çalışıyor ... ve özerk otomobiller,

In the environmental system, and short circuits in the 20 miles of electrical wiring that

çevre sistemindeki su tesisatı sorunları ve uzay aracını dolduran

Because there are lots of electrical and gas installations in the kitchen, there may be harm to us

çünkü mutfakta elektrik ve doğal gaz tesisatları çok olduğu için bize orada zarar gelebilir

Mary took the iron off the shelf, unwrapped the electrical cord, plugged in the iron and chose a heat setting.

Mary ütüyü raftan indirdi, elektrik kablosunu açtı, fişini taktı ve ısı ayarını seçti.

After the iron had cooled off, Mary wrapped the electrical cord around the iron, put the iron back on the shelf, folded up the ironing board, and put it away back in the closet.

Ütü soğuduktan sonra Mary elektrik kablosunu ütüye sardı, ütüyü tekrar rafa koydu, ütü masasını katladı ve onu yine dolaba kaldırdı.