Examples of using "Cooker" in a sentence and their turkish translations:
Yavaş pişiren bir ocak aldım.
Pirinç ocağını açın lütfen.
Bu pirinç ocağı bulanık mantık kullanır.
Ben düdüklü tencereyi açamam.
Düdüklü tencerem yok.
Benim bir pilav pişirme makinem yok.
Ali'nin dedesi kebapçıydı.
Gazlı pilav pişireceğini bozdum bu yüzden onun yerine indüksiyonlu pilav pişirici aldım.
Pilav pişirme makinesi satın almak istiyorum.
Ne Tom'un ne de Mary'nin pirinç pişirme ocağı var.
O bir tost makinesi, bir kahve makinesi, bir yumurta pişirici ve bir el mikseri satın aldı.