Translation of "Articulate" in Turkish

You're articulate.

Sen konuşkansın.

Tom seems articulate.

Tom konuşkan görünüyor.

Tom was articulate.

Tom konuşkandı.

Tom is articulate.

Tom konuşkan.

You seem articulate.

Sen konuşkan görünüyorsun.

You're very articulate.

Çok konuşkansın.

Tom is quite articulate.

Tom oldukça konuşkan.

Tom is very articulate.

Tom çok konuşkan.

Sami was very articulate.

Sami çok konuşkandı.

- I think Tom is articulate.
- I think that Tom is articulate.

Tom'un konuşkan olduğunu düşünüyorum.

Tom is bright and articulate.

Tom zeki ve konuşkandır.

Tom said that Mary was articulate.

Tom, Mary'nin konuşkan olduğunu söyledi.

Mary is an intelligent and highly articulate young woman.

Mary akıllı ve son derece konuşkan genç bir kadın.

She was articulate, but none of what she said was true.

O konuşkandı ama onun söylediklerinden hiçbiri doğru değildi.

- Tom has a way with words.
- Tom is articulate.
- Tom is eloquent.

Tom'un doğal bir konuşma yeteneği var.

Nobody cared that the man thing couldn't even speak and articulate his own words

Vahşi bir hayvan ve etiketlenmiş bir kötü gibi yakalanmadan önce

- Sometimes he has difficulty being articulate about his views.
- He sometimes has trouble expressing his opinions.

Bazen görüşlerini ifade etmekte sorun yaşadı.