Translation of "Appealing" in Turkish

It does sound appealing.

O çekici görünüyor.

That sounds really appealing.

O gerçekten cazip geliyor.

- I think that's really appealing.
- I think that that's really appealing.

- Bence o gerçekten çekici.
- Bence o gerçekten albenilidir.

It doesn't sound too appealing.

Çok çekici görünmüyor.

Sami is appealing his conviction.

Sami mahkumiyetini temyiz ediyor.

Sami is appealing that judgment.

Sami o karara itiraz ediyor.

- Tom said he's appealing his suspension.
- Tom said that he's appealing his suspension.

Tom, cezanın ertelenmesine itiraz ettiğini söyledi.

She gave me an appealing look.

O bana çekici bir görünüm verdi.

A place like that is not really appealing.

Öyle bir yer gerçekten cazip değildir.

The locals are in the habit of wearing very appealing clothing.

Buradaki insanlar çok çekici giysiler kullanmaya alışkındır.

It is possible to launder language to make it more appealing and uplifting.

Onu daha güzel ve çekici yapmak için dili aklamak mümkündür.

BOGO is so appealing that it's hard for consumers to see it for what it is.

Bir alana bir bedava kampanyasının çok çekici olması müşterilerin onun ne olduğunu görmesini zorlaştırır.