Examples of using "Admit" in a sentence and their turkish translations:
Onu itiraf edeceğim.
Hatalı olduğumu itiraf ediyorum.
Ben hatalı olduğumu itiraf ederim.
O bunu itiraf etti mi?
Herhangi bir şeyi kabul etmeyin.
Onu itiraf ediyorum.
Hiçbir şey kabul etmiyorum.
Endişeli olduğumu itiraf edeceğim.
Yorgun olduğumu kabul ediyorum.
Ben onun garip olduğunu kabul ediyorum.
Yalan söylediğimi itiraf ediyorum.
O onu itiraf etmeyi reddetti.
Hatalı olduğumu itiraf ediyorum.
- Onu yaptığımı itiraf ediyorum.
- Onu yaptığımı kabul ediyorum.
Tom hiçbir şeyi kabul etmedi.
- Hatamı kabul ediyorum.
- Ben, benim hatamı kabul ediyorum.
Hiçbir şey itiraf etmedim.
Tom bunu kabul etmeyecek.
O bunu kabul etti mi?
Haydi, itiraf et.
Kabul et, biz kaybolduk.
Ben, dikkatsiz olduğumu itiraf ediyorum.
Sadece hatalı olduğumuzu itiraf edelim.
Tom'un haklı olduğunu kabul ediyorum.
Hatalı olduğumu itiraf ediyorum.
Şaşırdığımı itiraf ediyorum.
Bunu yaptığımı kabul ediyorum.
Bunu yaptığımı itiraf ediyorum.
Dikkatsiz olduğumu kabul ediyorum.
Çok yaramazlık yaptığımı itiraf ediyorum.
Çok bunaldığımı kabul ediyorum.
- İtiraf ediyorum ki bazen ağlarım.
- Bazen ağladığımı kabul ediyorum.
Mutlu olmadığımı kabul ediyorum.
Emin olmadığımı itiraf ediyorum.
Erken ayrıldığımı itiraf ediyorum.
Bunu yaptığımı kabul ediyorum.
Bunu yaptığımı kabul ediyorum.
- Tom yanıldığını kabul etmez.
- Tom yanıldığını kabul etmeyecektir.
Senin haklı olduğunu itiraf etmek zorundayım.
Onu öldürdüğümü itiraf ediyorum.
Birkaç politikacı hatalarını kabul ediyorlar.
Ben yanlış yaptığımı itiraf ediyorum.
Tom bunu asla itiraf etmeyecek.
O suçunu kabul etmeyecek.
Şaşırdığımı itiraf ediyorum.
Şirket görevi suistimali kabul etmedi.
Şirket sorumluluğunu kabul etmedi.
Hatalarımı itiraf etmeliyim.
Tom onu asla itiraf etmeyecek.
Tom hatasını kabul etmedi.
Tom hatasını kabul etmedi.
Tom onu itiraf etmeyi reddetti.
O onu itiraf etmeyi reddetti.
O onu itiraf etmeyi reddetti.
Ben bencilim. Bunu kabul ediyorum.
Dan bunu itiraf etmedi bile.
Kabul etmeliyim, haklısın.
O, hatalı olduğunu asla kabul etmeyecek.
Tom hiçbir şeyi itiraf etmedi.
Onu itiraf ettiğime utanıyorum.
Tom artık onu itiraf edecek.
Bunun iyi olduğunu kabul edebilir miyiz?
Tom yenilgiyi kabul etmek zorunda kaldı.
- Onu şimdi itiraf edebilirim.
- Onu şimdi kabul edebilirim.
Yenilgisini kabullenmiyor.
Bir hata yaptığımı kabul ediyorum.
Tom hatalı olduğunu sık sık kabul etmez.
Hatalı olduğumu itiraf etmeliyim.
Meraklı olduğumu kabul etmeliyim.
Tom'dan hoşlandığımı itiraf etmeliyim.
Etkilendiğimi itiraf etmek zorundayım.
İlgilendiğimi itiraf etmek zorundayım.
İlgilendiğimi itiraf etmek zorundayım.
Tom hatalı olduğunu kabul etmeyecek.
- Onu kabul etmemiz gerektiğini düşünüyorum.
- Onu itiraf etmemiz gerektiğini düşünüyorum.
- Bence onu itiraf etmeliyiz.
O bunu kabul etmek istemedi.
Onu sık sık yaptığımı itiraf ediyorum.
Tom hatalı olduğunu itiraf etti mi?
Yorgun olduğumu itiraf ediyorum.
O bunu kabul etmek istemedi.
O, yaşamın gizemli olduğunu kabul ediyorum.
Çok az sayıda insan hatalarını kabul eder.
Niçin hatanı kabul etmiyorsun?
O, suçunu asla itiraf etmeyecektir.
Doğru olduğunu kabul ediyorum.
Ben onun haklı olduğunu kabul ediyorum.
O, hatasını kabul etmezdi.
Bunu nihayet kabul ettiğini görüyorum.
İtiraf ediyorum. Hatalıydım.
Tom yenilgiyi kabul etmek üzere değil.
- Horladığımı kabul etmek zorundayım.
- Horladığımı kabul etmeliyim.
Kendi hatalarını asla kabul etmediler.
Bunun kolay olmayacağını kabul ediyorum.
Ben sorumluluklarımı ihmal ettiğimi itiraf ediyorum.
- Yalan söylediğini itiraf ediyorsun, değil mi?
- Yalan söylediğinizi itiraf ediyorsunuz, değil mi?
Onu öldürdüğümü itiraf ediyorum.