Examples of using "Kranten" in a sentence and their turkish translations:
Haber başlıkları, radyo, gazeteler...
O, gazete okumayı sever.
Birkaç gazete haberi yayınladı.
Onlar gazeteleri ve kitapları okudular.
Gazeteden başka dergi de satıyoruz.
Gazeteler,televizyon ve radyo kitle iletişim araçları olarak adlandırılır.
Ben iki gazeteye abone oldum.
O, gazete okumaktan vazgeçti.
Gazetelerimizin geri dönüşümünü sağlamaya başladık.
Gazetelere göre, o bugün burada olacak.
Gazetelere göre adam sonunda itiraf etti.
ABD gazeteleri daha darbe olmadan önce
Onlar eski gazeteleri toplayarak ve satarak hayatını kazanıyor.