Examples of using "vaak" in a sentence and their turkish translations:
Paella çoğunlukla salyangoz içerir.
- Kulağınız sık sık ağrıyor mu?
- Sık kulak ağrısı yaşıyor musunuz?
- Soğuk algınlığına sık yakalanıyor musunuz?
- Çok nezle oluyor musunuz?
Ben mi? Birçok kez.
Tenzing...
Sık sık ağlar mısın?
Sık sık seyahat ederim.
Sık sık okurum.
Tom sık sık yüzer mi?
Tom sık sık okula gitmez.
Bu çok olur.
- Ben sık sık kayak yaparım.
- Sık sık kayak yaparım.
Tom sık sık gülümser.
Sık sık kabus görürüm.
- Genellikle hangi sözlüğü kullanıyorsunuz?
- Genellikle hangi sözlüğü kullanıyorsun?
Ondan sık sık haber alıyor musun?
Ne sıklıkta TV izlersin?
Ne sıklıkta alkol alıyorsunuz?
Ne sıklıkta kusuyorsunuz?
Sık sık kulak enfeksiyonu geçiriyorum.
John genellikle hızlı bir kahvaltı yer.
Burada sık sık kar yağar.
Ben sık sık elmalar yerim.
Sık sık alışverişe gider misin?
Biz sık sık birlikte öğle yemeği yeriz.
Sık sık tavuk eti yerim.
O, sık sık gitar çalar.
Onunla sık sık karşılaşır mısın?
Ben sık sık soğuk algınlığına yakalanırım.
O, kahvaltısını sık sık orada yer.
- Buraya sık sık gelir misiniz?
- Buraya sık sık gelir misin?
Ben sık sık kitap okurum.
Ben sık sık burada yemek yerim.
- O, sık sık âşık olur.
- Sık sık âşık olur.
- Kuşlar sık sık birlikte uçarlar.
- Kuşlar genellikle birlikte uçar.
Ne sıklıkta bisiklete binersin?
Ben sık sık çay içerim.
Tom sık sık Shakespeare'den alıntı yapar.
Onlar birlikte çok oynarlar.
Ben sık sık araba kullanmam.
Çoğu zaman birlikte yemek yeriz.
Tom işleri kaybetme eğilimi içinde.
İtalyanlar genellikle kahve içerler.
Onu sık sık görüyor musun?
Tom sık sık kulak enfeksiyonu olur.
Köpekler genellikle kemikleri gömerler.
Tom sık sık filmler indirir.
Çoğu zaman çizme giyerim.
Erkek kardeşim sık sık ağlar.
Tom bunu çok yaptı.
Tom sık sık sandalet giyer.
Tom çoğu zaman bot giyer.
Akşam yemeği için sık sık balık yer misin?
Çocuklar sıklıkla ıspanaktan nefret ederler.
Yaralanmalar sıktır.
Tom çoğunkla Mary hakkında düşündü.
Tom sık sık komik mesajlar gönderir bana.
Ne sıklıkla bir diş fırçası satın alıyorsun?
aniden yırtılabilir ya da parçalanabilir.
hastaneler genelde bizi daha hasta yapıyor.
O sık sık insanları kızdırır.
Bana tekrar tekrar yalan söyledi.
Tom sık sık sırt ağrısından şikayet eder mi?
O, sık sık aptalca sorular sorar.
Sık sık kötü rüyalar görürüm.
Onun ismini sık sık unutuyorum.
Ben sık sık senin hakkında rüya görürüm.
Tom sık sık Boston'a gider.
Bu, o kadar sık olmaz.
Annem sık sık makarna salatası yapar.
Tom Mary'ye sık sık yalan söyledi.
Neden bu çok sık oluyor?
Ne sıklıkta ödünç para alırsın?
Tom sık sık kendi kendine konuşur.
Londra pek çok kez bombalandı.
Ben çok sık kayak yapmaya giderim.
Biz sık sık senin şarkı söylediğini duyarız.
Tom sık sık arabanı ödünç alır mı?
Irksal klişeler çok yaygın.
Sık sık yatakta okurum.
Genellikle bir şapka takarım.
Buralarda maymunları sık sık görüyoruz.
Sık sık ekmek almam.
Tom çok sık hastalanır.
Tom sık sık seyahat ediyor.
Ne sıklıkta pizza yiyorsun?
Kaç kez taşındın?
- Yurtdışına ne kadar sıklıkla gidersiniz?
- Ne sıklıkta yurt dışına gidersin?
Ne sıklıkta diş hekimine gidersin.